Translation meaning & definition of the word "yielding" into Turkish language
Türk diline "vermek" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Yielding
[Verimli]/jildɪŋ/
noun
1. A verbal act of admitting defeat
- synonym:
- giving up ,
- yielding ,
- surrender
1. Yenilgiyi kabul etmek için sözlü bir eylem
- eşanlamlı:
- vazgeçmek ,
- verimli ,
- teslim etmek
2. The act of conceding or yielding
- synonym:
- concession ,
- conceding ,
- yielding
2. Kabul etme veya verme eylemi
- eşanlamlı:
- imtiyaz ,
- kabullenme ,
- verimli
adjective
1. Inclined to yield to argument or influence or control
- "A timid yielding person"
- synonym:
- yielding
1. Argümana veya etkiye veya kontrole boyun eğme eğilimi
- "Ürkek bir insan"
- eşanlamlı:
- verimli
2. Lacking stiffness and giving way to pressure
- "A deep yielding layer of foam rubber"
- synonym:
- yielding
2. Sertlik eksikliği ve baskıya yol açma
- "Derin verimli bir köpük kauçuk tabakası"
- eşanlamlı:
- verimli
3. Tending to give in or surrender or agree
- "Too yielding to make a stand against any encroachments"- v.i.parrington
- synonym:
- yielding
3. Teslim olma veya kabul etme eğiliminde olmak
- "Herhangi bir tecavüze karşı durmak için çok verim" - v.i.parrington
- eşanlamlı:
- verimli