Tom isn't up yet. He usually stays in bed until 7:30.
Tom henüz kalkmadı. Genellikle 7:30'a kadar yatakta kalır.
Tom isn't ready to leave yet.
Tom henüz ayrılmaya hazır değil.
Tom hasn't yet been informed of our decision.
Tom henüz kararımızdan haberdar edilmedi.
Tom hasn't paid this month's rent yet?
Tom henüz bu ayın kirasını ödemedi mi?
Tom hasn't ordered dinner yet.
Tom henüz akşam yemeği sipariş etmedi.
Tom hasn't met Mary's parents yet?
Tom henüz Mary'nin ebeveynleriyle tanışmadı mı?
Tom hasn't eaten yet, has he?
Tom henüz yemek yemedi, değil mi?
Tom asked me if I had finished my homework yet.
Tom bana ödevimi henüz bitirip bitirmediğimi sordu.
You're not ready to go yet, are you?
Gitmeye henüz hazır değilsin, değil mi?
We're not ready to go yet.
Henüz gitmeye hazır değiliz.
If you don't yet know how to swim, you should learn.
Henüz yüzmeyi bilmiyorsanız öğrenmelisiniz.
I'm pretty sure Tom hasn't gone home yet.
Tom'un henüz eve gitmediğinden oldukça eminim.
I'm pretty sure that Tom hasn't finished his homework yet.
Tom'un henüz ödevini bitirmediğinden oldukça eminim.
I'm not tired yet.
Daha yorulmadım.
I'm not ready to retire yet.
Henüz emekli olmaya hazır değilim.
I'm not hungry yet.
Henüz aç değilim.
I'm not a doctor yet.
Henüz doktor değilim.
I wonder why Tom hasn't come yet.
Tom'un neden henüz gelmediğini merak ediyorum.
I was tempted to go swimming even though the lifeguard was not yet on duty.
Cankurtaran henüz görevde olmadığı halde yüzmeye gitmeye hevesliydim.
I haven't yet decided what to do.
Ne yapacağıma henüz karar vermedim.
For free English to Turkish translation, utilize the Lingvanex translation apps.
We apply ultimate machine translation technology and artificial intelligence to offer a free Turkish-English online text translator.