Lingvanex Tranalator

Translator for


translation app

Lingvanex - your universal translation app

Translator for

Download For Free

Translation meaning & definition of the word "works" into Turkish language

Türk diline "iş" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı

EnglishTurkish

Works

[Işler]
/wərks/

noun

1. Buildings for carrying on industrial labor

  • "They built a large plant to manufacture automobiles"
    synonym:
  • plant
  • ,
  • works
  • ,
  • industrial plant

1. Endüstriyel işçilik için binalar

  • "Otomobil üretmek için büyük bir tesis inşa ettiler"
    eşanlamlı:
  • bitki
  • ,
  • işler
  • ,
  • endüstriyel tesis

2. Everything available

  • Usually preceded by `the'
  • "We saw the whole shebang"
  • "A hotdog with the works"
  • "We took on the whole caboodle"
  • "For $10 you get the full treatment"
    synonym:
  • whole shebang
  • ,
  • whole kit and caboodle
  • ,
  • kit and caboodle
  • ,
  • whole kit and boodle
  • ,
  • kit and boodle
  • ,
  • whole kit
  • ,
  • whole caboodle
  • ,
  • whole works
  • ,
  • works
  • ,
  • full treatment

2. Mevcut her şey

  • Genellikle `the' den önce gelir'
  • "Bütün shebang'ı gördük"
  • "İşleri olan bir sosisli sandviç"
  • "Bütün kabri aldık"
  • "$10 için tam tedaviyi alırsınız"
    eşanlamlı:
  • bütün shebang
  • ,
  • bütün kit ve caboodle
  • ,
  • yatak takımı
  • ,
  • bütün kit ve boodle
  • ,
  • kit ve boodle
  • ,
  • bütün kit
  • ,
  • bütün caboodle
  • ,
  • bütün işler
  • ,
  • işler
  • ,
  • tam tedavi

3. Performance of moral or religious acts

  • "Salvation by deeds"
  • "The reward for good works"
    synonym:
  • works
  • ,
  • deeds

3. Ahlaki veya dini eylemlerin yerine getirilmesi

  • "Eylemlerle kurtuluş"
  • "İyi işler için ödül"
    eşanlamlı:
  • işler
  • ,
  • eylemler

4. The internal mechanism of a device

    synonym:
  • works
  • ,
  • workings

4. Bir cihazın iç mekanizması

    eşanlamlı:
  • işler
  • ,
  • görev

Examples of using

Tom is the only one who knows how anything works.
Tom her şeyin nasıl çalıştığını bilen tek kişidir.
Tom always works hard.
Tom her zaman çok çalışır.
You have no idea where Tom works, do you?
Tom'un nerede çalıştığına dair hiçbir fikrin yok, değil mi?