Translation of "wolf" into Turkish

Kurt

IPA : /wʊlf/

synonyms:

• savage,
• beast,
• brute

I heard a wolf howling.

Bir kurdun ulumasını duydum.

I'm hungry like the wolf.

Kurt gibi açım.

The mountaineer was as hungry as a wolf.

Dağcı kurt kadar açmış.

Tom caught a wolf and tried to tame it.

Tom bir kurt yakaladı ve onu evcilleştirmeye çalıştı.

A wolf cannot be tamed.

Bir kurt evcilleştirilemez.

The boy cried "Wolf, wolf!" and the villagers came out to help him.

Çocuk "Kurt, kurt!" diye bağırdı!" ve köylüler ona yardım etmek için dışarı çıktılar.

I met a wolf in a dream.

Rüyada bir kurtla karşılaştım.

A wily hunter, Christopher Columbus once donned a red riding hood and went into the forest. Without a doubt, he attracted the Big Bad Wolf, grabbed him, and dragged the screaming wolf back to his ship.

Kurnaz bir avcı olan Kristof Kolomb, bir keresinde kırmızı bir binicilik başlığı takmış ve ormana gitmişti. Şüphesiz, Büyük Kötü Kurt'u çekti, onu yakaladı ve çığlık atan kurdu gemisine geri sürükledi.

Man is a wolf to man.

İnsan, insana kurttur.

Have you ever seen a wolf?

Hiç kurt gördün mü?

I heard a wolf crying.

Bir kurdun ağladığını duydum.

John is as lean as a wolf.

John bir kurt kadar zayıf.

The boy said a wolf would come.

Çocuk bir kurdun geleceğini söyledi.

We are trying to keep the wolf from the door.

Kurdu kapıdan uzak tutmaya çalışıyoruz.