Translation meaning & definition of the word "willing" into Turkish language
Türk diline "istek" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Willing
[Istekli]/wɪlɪŋ/
noun
1. The act of making a choice
- "Followed my father of my own volition"
- synonym:
- volition ,
- willing
1. Bir seçim yapma eylemi
- "Babamı kendi isteğimle takip ettim"
- eşanlamlı:
- irade ,
- istekli
adjective
1. Disposed or inclined toward
- "A willing participant"
- "Willing helpers"
- synonym:
- willing
1. Atılmış veya eğimli
- "Istekli bir katılımcı"
- "İzleyici yardımcılar"
- eşanlamlı:
- istekli
2. Not brought about by coercion or force
- "The confession was uncoerced"
- synonym:
- uncoerced ,
- unforced ,
- willing
2. Zorlama veya güç tarafından getirilmez
- "İtirafı zorlanmadı"
- eşanlamlı:
- zorlanmamış ,
- zorunlu olmayan ,
- istekli
Examples of using
Tom is willing to work on Sunday.
Tom pazar günü çalışmaya istekli.
Tom is willing to testify.
Tom tanıklık etmeye hazır.
Tom is willing to sacrifice everything for you.
Tom sizin için her şeyi feda etmeye hazır.