Translation meaning & definition of the word "wilderness" into Turkish language
Türk diline "vahşi" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Wilderness
[Çöl]/wɪldərnəs/
noun
1. (politics) a state of disfavor
- "He led the democratic party back from the wilderness"
- synonym:
- wilderness
1. (siyaset) bir hoşnutsuzluk hali
- "Demokrat partiyi vahşi doğadan geri aldı"
- eşanlamlı:
- çöl
2. A wooded region in northeastern virginia near spotsylvania where bloody but inconclusive battles were fought in the american civil war
- synonym:
- Wilderness
2. Amerikan i̇ç savaşı'nda kanlı ama sonuçsuz savaşların yapıldığı spotsylvania yakınlarındaki kuzeydoğu virginia'da ormanlık bir bölge
- eşanlamlı:
- Çöl
3. A wild and uninhabited area left in its natural condition
- "It was a wilderness preserved for the hawks and mountaineers"
- synonym:
- wilderness ,
- wild
3. Doğal durumunda vahşi ve ıssız bir alan kaldı
- "Şahinler ve dağcılar için korunmuş bir vahşi doğaydı"
- eşanlamlı:
- çöl ,
- vahşi
4. A bewildering profusion
- "The duties of citizenship are lost sight of in the wilderness of interests of individuals and groups"
- "A wilderness of masts in the harbor"
- synonym:
- wilderness
4. Şaşırtıcı bir bolluk
- "Vatandaşlık görevleri, bireylerin ve grupların çıkarlarının vahşi doğasında gözden kaybolur"
- "Limanda bir direkler vahşi"
- eşanlamlı:
- çöl
Examples of using
Could you survive alone in the wilderness?
Vahşi hayatta tek başına yaşayabilir misin?
Hunting game is forbidden in this tranquil wilderness.
Avcılık oyunu bu huzurlu vahşi doğada yasaklanmıştır.