Translation meaning & definition of the word "wasting" into Turkish language

noun

1. Any general reduction in vitality and strength of body and mind resulting from a debilitating chronic disease

synonym:
• cachexia
,
• cachexy
,
• wasting

1. Zayıflatıcı bir kronik hastalıktan kaynaklanan canlılık ve beden ve zihin gücündeki herhangi bir genel azalma

eşanlamlı:
• kaşeksi
,
• boşa harcama

2. A decrease in size of an organ caused by disease or disuse

synonym:
• atrophy
,
• wasting
,
• wasting away

2. Hastalıktan veya kullanımdan kaynaklanan bir organın boyutunda bir azalma

eşanlamlı:
• atrofi
,
• boşa harcama
,
• boşa harcamak

Examples of using

Tom is wasting his talents.

Tom yeteneklerini boşa harcıyor.

Tom apologized for wasting our time.

Tom zamanımızı boşa harcadığı için özür diledi.

You're wasting your money and my time.

Paranı ve vaktimi boşa harcıyorsun.

You're wasting your breath.

Nefesini boşa harcıyorsun.

You're wasting precious time.

Değerli zamanı boşa harcıyorsun.

You're wasting our time.

Vaktimizi boşa harcıyorsun.

You'd better not be wasting our time.

Zamanımızı boşa harcamasan iyi olur.

We're wasting precious time.

Değerli zamanımızı boşa harcıyoruz.

We're wasting our time.

Zamanımızı boşa harcıyoruz.

I think you're wasting your time.

Sanırım zamanını boşa harcıyorsun.

I see I'm wasting my time.

Zamanımı boşa harcadığımı anlıyorum.

I just hate to see Tom wasting his time.

Sadece Tom'un zamanını boşa harcadığını görmekten nefret ediyorum.

I guess I'm wasting my time trying to convince Tom to help us.

Sanırım Tom'u bize yardım etmesi için ikna etmeye çalışarak boşa zaman harcıyorum.

Tom is wasting resources.

Tom kaynakları boşa harcıyor.

I'm wasting time.

Zaman israf ediyorum.

We're wasting water.

Suyu israf ediyoruz.

You're wasting water.

Suyu boşa harcıyorsun.

You're wasting time.

Zamanı harcıyorsun.

You're wasting ammo.

Cephaneyi boşa harcıyorsun.

You're wasting both our time.

İkimizin de zamanını harcıyorsunuz.