Translation meaning & definition of the word "wagon" into Turkish language
Türk diline "vagon" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Wagon
[Yük vagonu]/wægən/
noun
1. Any of various kinds of wheeled vehicles drawn by an animal or a tractor
- synonym:
- wagon ,
- waggon
1. Bir hayvan veya traktör tarafından çekilen çeşitli tekerlekli araçlardan herhangi biri
- eşanlamlı:
- yük vagonu
2. Van used by police to transport prisoners
- synonym:
- police van ,
- police wagon ,
- paddy wagon ,
- patrol wagon ,
- wagon ,
- black Maria
2. Polis tarafından mahkumları taşımak için kullanılan van
- eşanlamlı:
- polis minibüsü ,
- polis arabası ,
- çeltik vagonu ,
- devriye arabası ,
- yük vagonu ,
- siyah Maria
3. A group of seven bright stars in the constellation ursa major
- synonym:
- Big Dipper ,
- Dipper ,
- Plough ,
- Charles's Wain ,
- Wain ,
- Wagon
3. Ursa major takımyıldızında yedi parlak yıldızdan oluşan bir grup
- eşanlamlı:
- Büyük Damper ,
- Kepçe ,
- Pulluk ,
- Charles'ın Wain'i ,
- Maşir ,
- Yük vagonu
4. A child's four-wheeled toy cart sometimes used for coasting
- synonym:
- wagon ,
- coaster wagon
4. Bir çocuğun dört tekerlekli oyuncak arabası bazen sahil için kullanılır
- eşanlamlı:
- yük vagonu ,
- koster vagon
5. A car that has a long body and rear door with space behind rear seat
- synonym:
- beach wagon ,
- station wagon ,
- wagon ,
- estate car ,
- beach waggon ,
- station waggon ,
- waggon
5. Arka koltuğun arkasında uzun bir gövdeye ve arka kapıya sahip bir araba
- eşanlamlı:
- sahil vagonu ,
- yük vagonu ,
- steyşın araba ,
- plaj arabası ,
- istasyon vagonu
Examples of using
Although it was a long way back to the station, little by little the old wagon drew near.
İstasyona geri dönüş uzun bir yol olmasına rağmen, eski vagon yavaş yavaş yaklaştı.