Translation meaning & definition of the word "vision" into Turkish language

noun

1. A vivid mental image

• "He had a vision of his own death"

synonym:
• vision

1. Canlı bir zihinsel görüntü

• "Kendi ölümüyle ilgili bir vizyonu vardı"

eşanlamlı:
• vizyon

2. The ability to see

• The visual faculty

synonym:
• sight
,
• vision
,
• visual sense
,
• visual modality

2. Görme yeteneği

• Görsel fakültesi fakültesi

eşanlamlı:
• görme
,
• vizyon
,
• görme duyusu
,
• görsel modalite

3. The perceptual experience of seeing

• "The runners emerged from the trees into his clear vision"

• "He had a visual sensation of intense light"

synonym:
• vision
,
• visual sensation

3. Algısal görme deneyimi

• "Koşucular ağaçlardan onun net görüşüne çıktılar"

• "Görsel olarak yoğun ışık hissi yaşadı"

eşanlamlı:
• vizyon
,
• görme duyusu

4. The formation of a mental image of something that is not perceived as real and is not present to the senses

• "Popular imagination created a world of demons"

• "Imagination reveals what the world could be"

synonym:
• imagination
,
• imaginativeness
,
• vision

4. Gerçek olarak algılanmayan ve duyulara mevcut olmayan bir şeyin zihinsel imgesinin oluşumu

• "Popüler hayal gücü şeytanların dünyasını yarattı"

• "Hayal gücü dünyanın ne olabileceğini ortaya koyuyor"

eşanlamlı:
• tasavvur
,
• hayal gücü
,
• vizyon

5. A religious or mystical experience of a supernatural appearance

• "He had a vision of the virgin mary"

synonym:
• vision

5. Doğaüstü bir görünümün dini veya mistik bir deneyimi

• "Bakire meryem'in bir vizyonu vardı"

eşanlamlı:
• vizyon

Examples of using

There is a lack of long-term vision for Europe.

Avrupa için uzun dönemli bir vizyon eksikliği var.

I had a vision.

Bir vizyonum vardı.

Tom has 20/20 vision.

Tom'un yirmide yirmi görüşü var.

Forty-four Americans have now taken the presidential oath. The words have been spoken during rising tides of prosperity and the still waters of peace. Yet, every so often, the oath is taken amidst gathering clouds and raging storms. At these moments, America has carried on not simply because of the skill or vision of those in high office, but because We the People have remained faithful to the ideals of our forebearers, and true to our founding documents.

Kırk-dört Amerikalı başkanlık yemini için şimdi götürüldü. Bu sözler yükselen refah gelgitleri ve durgun barış suları sırasında konuşulmaktadır.Ama, bazen, yemin toplanan bulutlar ve hiddetlenen fırtınalar arasında alınır.Bu anlarda, Amerika sadece yüksek ofistekilerin başarısı ve görüntüsü için değil fakat aynı zamanda atalarımızın idaellerine ve bulunan dökümanlara sadık kalan biz insanlardan dolayı sürdürdü.

Possible side effects include blurred vision and shortness of breath.

Olası yan etkiler arasında bulanık görme ve nefes darlığı bulunmaktadır.

My sister has perfect vision.

Kız kardeşim mükemmel görüşe sahiptir.

I'll check your vision.

Görüşünü kontrol edeceğim.

I adjusted the telescope to my vision.

Görüşüme göre teleskobu ayarladım.

My vision is getting worse these days.

Bu günlerde görüşüm kötüleşiyor.