Translation meaning & definition of the word "violence" into Turkish language
Türk diline "şiddet" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Violence
[Şiddet]/vaɪələns/
noun
1. An act of aggression (as one against a person who resists)
- "He may accomplish by craft in the long run what he cannot do by force and violence in the short one"
- synonym:
- violence ,
- force
1. Bir saldırganlık eylemi (diren bir kişiye karşı bir saldırı olarak)
- "Kısaca kuvvet ve şiddetle yapamayacağı şeyi uzun vadede zanaatle başarabilir"
- eşanlamlı:
- şiddet ,
- kuvvet
2. The property of being wild or turbulent
- "The storm's violence"
- synonym:
- ferocity ,
- fierceness ,
- furiousness ,
- fury ,
- vehemence ,
- violence ,
- wildness
2. Vahşi veya çalkantılı olma özelliği
- "Fırtına şiddeti" gibi"
- eşanlamlı:
- gaddarlık ,
- sertlik ,
- kızgınlık ,
- şiddet ,
- vahşilik
3. A turbulent state resulting in injuries and destruction etc.
- synonym:
- violence
3. Yaralanmalara ve yıkıma vb. neden olan çalkantılı bir durum.
- eşanlamlı:
- şiddet
Examples of using
Tom didn't want any violence.
Tom şiddet istemiyordu.
I abhor violence.
Şiddetten nefret ediyorum.
There's no need for violence.
Şiddete gerek yok.