Translation meaning & definition of the word "vigilant" into Turkish language
Türk diline "vigilant" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Vigilant
[Ihtiyatlı]/vɪʤələnt/
adjective
1. Carefully observant or attentive
- On the lookout for possible danger
- "A policy of open-eyed awareness"
- "The vigilant eye of the town watch"
- "There was a watchful dignity in the room"
- "A watchful parent with a toddler in tow"
- synonym:
- argus-eyed ,
- open-eyed ,
- vigilant ,
- wakeful
1. Dikkatli veya dikkatli
- Olası tehlikeyi gözlerken
- "Açık gözlü farkındalık politikası"
- "Kasaba saatinin uyanık gözü"
- "Odada dikkatli bir haysiyet vardı"
- "Yukarıda yürümeye başlayan bir çocukla dikkatli bir ebeveyn"
- eşanlamlı:
- argo gözlü ,
- açık gözlü ,
- ihtiyatlı ,
- uyanık
Examples of using
You can't be too vigilant.
Çok tetikte olamazsın.