Translation meaning & definition of the word "vent" into Turkish language
Türk diline "vent" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Vent
[Çıkarmak]noun
1. A hole for the escape of gas or air
- synonym:
- vent ,
- venthole ,
- vent-hole ,
- blowhole
1. Gaz veya hava kaçışı için bir delik
- eşanlamlı:
- çıkarmak ,
- havalandırma deliği ,
- hava deliği
2. External opening of urinary or genital system of a lower vertebrate
- synonym:
- vent
2. Alt omurgalıların üriner veya genital sisteminin dış açılması
- eşanlamlı:
- çıkarmak
3. A fissure in the earth's crust (or in the surface of some other planet) through which molten lava and gases erupt
- synonym:
- vent ,
- volcano
3. Yer kabuğunda (veya başka bir gezegenin yüzeyinde) erimiş lav ve gazların patladığı bir çatlak
- eşanlamlı:
- çıkarmak ,
- volkan
4. A slit in a garment (as in the back seam of a jacket)
- synonym:
- vent
4. Bir giysi içinde bir yarık (bir ceketin arka dikişinde olduğu gibi)
- eşanlamlı:
- çıkarmak
5. Activity that frees or expresses creative energy or emotion
- "She had no other outlet for her feelings"
- "He gave vent to his anger"
- synonym:
- release ,
- outlet ,
- vent
5. Yaratıcı enerjiyi veya duyguyu serbest bırakan veya ifade eden aktivite
- "Duyguları için başka bir çıkış noktası yoktu"
- "Öfkesini belli etti"
- eşanlamlı:
- serbest bırakma ,
- çıkış ,
- çıkarmak
verb
1. Give expression or utterance to
- "She vented her anger"
- "The graduates gave vent to cheers"
- synonym:
- vent ,
- ventilate ,
- give vent
1. Ifade veya ifade vermek
- "Öfkesini belli etti"
- "Mezunlar şerefeye havalandırdı"
- eşanlamlı:
- çıkarmak ,
- havalandırmak ,
- yaymak
2. Expose to cool or cold air so as to cool or freshen
- "Air the old winter clothes"
- "Air out the smoke-filled rooms"
- synonym:
- vent ,
- ventilate ,
- air out ,
- air
2. Serinlemek veya tazelemek için soğuk veya soğuk havaya maruz bırakın
- "Eski kışlık giysileri havalandırın"
- "Duman dolu odaları havalandırın"
- eşanlamlı:
- çıkarmak ,
- havalandırmak ,
- hava