Lingvanex Tranalator

Translator for


translation app

Lingvanex - your universal translation app

Translator for

Download For Free

Translation meaning & definition of the word "vehicle" into Turkish language

Türk diline "araç" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı

EnglishTurkish

Vehicle

[Araç]
/vihɪkəl/

noun

1. A conveyance that transports people or objects

    synonym:
  • vehicle

1. İnsanları veya nesneleri taşıyan bir taşıma

    eşanlamlı:
  • araç

2. A medium for the expression or achievement of something

  • "His editorials provided a vehicle for his political views"
  • "A congregation is a vehicle of group identity"
  • "The play was just a vehicle to display her talents"
    synonym:
  • vehicle

2. Bir şeyin ifade edilmesi veya başarılması için bir araç

  • "Başyazıları siyasi görüşleri için bir araç sağladı"
  • "Cemaat, grup kimliğinin bir aracıdır"
  • "Oyun sadece yeteneklerini sergilemek için bir araçtı"
    eşanlamlı:
  • araç

3. Any substance that facilitates the use of a drug or pigment or other material that is mixed with it

    synonym:
  • vehicle

3. Bir ilacın veya pigmentin veya onunla karıştırılan diğer malzemelerin kullanımını kolaylaştıran herhangi bir madde

    eşanlamlı:
  • araç

4. Any inanimate object (as a towel or money or clothing or dishes or books or toys etc.) that can transmit infectious agents from one person to another

    synonym:
  • fomite
  • ,
  • vehicle

4. Bulaşıcı ajanları bir kişiden diğerine iletebilen herhangi bir cansız nesne (bir havlu veya para veya giysi veya bulaşık veya kitap veya oyuncak vb.)

    eşanlamlı:
  • fomite
  • ,
  • araç

Examples of using

The soldiers arrested him, blindfolded him, then they took him behind their vehicle and one of the soldiers took aim at his leg and shot him. This scene was filmed and millions of people from all over the world saw it.
Askerler onu tutukladı, gözlerini bağladı, sonra onu araçlarının arkasına götürdüler ve askerlerden biri onun dizine nişan aldı ve onu vurdu. Bu sahne filme çekildi ve dünyanın her yerinden milyonlarca insan bunu gördü.
Soldiers go on patrol in a military vehicle.
Askerler askeri bir araçta devriye giderler.
Tom's favorite vehicle is a 1960 Ford truck.
Tom'un favori aracı bir 1960 Ford kamyondur.