Tom gave us permission to use his beach house.
Tom sahildeki evini kullanmamız için bize izin verdi.
Tom gave us permission to use his beach house.
Tom sahildeki evini kullanmamız için bize izin verdi.
Tom asked for permission to use the phone.
Tom telefonu kullanmak için izin istedi.
Why buy something you'll never use?
Neden asla kullanmayacağın bir şey alasın ki?
Tom could use your help.
Tom senin yardımını kullanabilirdi.
You could use my help, Tom.
Yardımımı kullanabilirsin, Tom.
We could use your help.
Yardımını kullanabiliriz.
I wish I'd made better use of my time.
Keşke zamanımı daha iyi değerlendirseydim.
It's no use trying to escape.
Kaçmaya çalışmanın faydası yok.
I use an electric toothbrush.
Elektrikli diş fırçası kullanıyorum.
Whose umbrella did you use?
Kimin şemsiyesini kullandın?
Whose umbrella did you use?
Kimin şemsiyesini kullandın?
The email address you entered is already in use.
Girdiğiniz e-posta adresi zaten kullanımda.
Can I use it?
Kullanabilir miyim?
Please don't use French.
Lütfen Fransızca kullanmayın.
I have to use French all day at work.
İş yerinde bütün gün Fransızca kullanmak zorundayım.
I use flashcards to study French vocabulary.
Fransızca kelimeleri incelemek için bilgi kartlarını kullanıyorum.
I sure could use a cold beer.
Soğuk bir bira kullanabileceğime eminim.
I suppose you want to use my office.
Sanırım ofisimi kullanmak istiyorsun.
I strongly advise you to use this.
Bunu kullanmanızı şiddetle tavsiye ederim.
For free English to Turkish translation, utilize the Lingvanex translation apps.
We apply ultimate machine translation technology and artificial intelligence to offer a free Turkish-English online text translator.