Translation meaning & definition of the word "unmatched" into Turkish language
Türk diline "eşsiz" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Unmatched
[Emsalsiz]/ənmæʧt/
adjective
1. Of the remaining member of a pair, of socks e.g.
- synonym:
- odd ,
- unmatched ,
- unmated ,
- unpaired
1. Bir çiftin kalan üyesinden, çorap örn.
- eşanlamlı:
- garip ,
- emsalsiz ,
- eşsiz ,
- eşleşmemiş
2. Eminent beyond or above comparison
- "Matchless beauty"
- "The team's nonpareil center fielder"
- "She's one girl in a million"
- "The one and only muhammad ali"
- "A peerless scholar"
- "Infamy unmatched in the western world"
- "Wrote with unmatchable clarity"
- "Unrivaled mastery of her art"
- synonym:
- matchless ,
- nonpareil ,
- one(a) ,
- one and only(a) ,
- peerless ,
- unmatched ,
- unmatchable ,
- unrivaled ,
- unrivalled
2. Karşılaştırmanın ötesinde veya üstünde
- "Eşsiz güzellik"
- "Takımın pareil olmayan merkez saha oyuncusu"
- "Milyonda bir kız"
- "Tek ve tek muhammed ali"
- "Akılsız bir bilgin"
- "Batı dünyasında eşsiz bir rezalet"
- "Eşleşilemez netlikte yazdı"
- "Sanatının rakipsiz ustalığı"
- eşanlamlı:
- rakipsiz ,
- emsalsiz ,
- bir(a) ,
- tek ve tek(a) ,
- eşleştirilemez