Translation meaning & definition of the word "universal" into Turkish language
Türk diline "evrensel" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Universal
[Evrensel]noun
1. (linguistics) a grammatical rule (or other linguistic feature) that is found in all languages
- synonym:
- universal ,
- linguistic universal
1. (dilbilim) tüm dillerde bulunan bir dilbilgisi kuralı (veya diğer dilbilimsel özellik)
- eşanlamlı:
- evrensel ,
- evrensel dil
2. (logic) a proposition that asserts something of all members of a class
- synonym:
- universal ,
- universal proposition
2. (mantık) bir sınıfın tüm üyelerinden bir şey ileri süren bir önerme
- eşanlamlı:
- evrensel ,
- evrensel önerme
3. A behavioral convention or pattern characteristic of all members of a particular culture or of all human beings
- "Some form of religion seems to be a human universal"
- synonym:
- universal
3. Belirli bir kültürün veya tüm insanların tüm üyelerinin karakteristik bir davranış biçimi veya kalıbı
- "Bir tür din evrensel bir insan gibi görünüyor"
- eşanlamlı:
- evrensel
4. Coupling that connects two rotating shafts allowing freedom of movement in all directions
- "In motor vehicles a universal joint allows the driveshaft to move up and down as the vehicle passes over bumps"
- synonym:
- universal joint ,
- universal
4. Her yöne hareket serbestliği sağlayan iki dönen mili birbirine bağlayan bağlantı
- "Motorlu araçlarda evrensel bir bağlantı, araç tümseklerin üzerinden geçerken tahrik milinin yukarı ve aşağı hareket etmesine izin verir"
- eşanlamlı:
- evrensel ortak ,
- evrensel
adjective
1. Of worldwide scope or applicability
- "An issue of cosmopolitan import"
- "The shrewdest political and ecumenical comment of our time"- christopher morley
- "Universal experience"
- synonym:
- cosmopolitan ,
- ecumenical ,
- oecumenical ,
- general ,
- universal ,
- worldwide ,
- world-wide
1. Dünya çapında kapsamı veya uygulanabilirliği
- "Kozmopolit ithalat sorunu"
- "Zamanımızın en kurnaz siyasi ve ekümenik yorumu" - christopher morley
- "Evrensel deneyim"
- eşanlamlı:
- kozmopolit ,
- ekümenik ,
- oekümenik ,
- general ,
- evrensel ,
- dünya çapında
2. Applicable to or common to all members of a group or set
- "The play opened to universal acclaim"
- "Rap enjoys universal appeal among teenage boys"
- synonym:
- universal
2. Bir grubun veya kümenin tüm üyeleri için geçerli veya ortak
- "Oyun evrensel beğeni topladı"
- "Rap, genç erkekler arasında evrensel çekiciliğe sahiptir"
- eşanlamlı:
- evrensel
3. Adapted to various purposes, sizes, forms, operations
- "Universal wrench", "universal chuck"
- "Universal screwdriver"
- synonym:
- universal
3. Çeşitli amaçlara, boyutlara, formlara, operasyonlara uyarlanmıştır
- "Evrensel anahtar", "evrensel ayna"
- "Evrensel tornavida"
- eşanlamlı:
- evrensel