Translation meaning & definition of the word "unforeseen" into Turkish language
Türk diline "öngörülmeyen" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Unforeseen
[Beklenmedik]/ənfɔrsin/
adjective
1. Not anticipated
- "Unanticipated and disconcerting lines of development"- h.w.glidden
- "Unforeseen circumstances"
- "A virtue unlooked-for in people so full of energy"
- "Like a bolt out of the blue"
- synonym:
- unanticipated ,
- unforeseen ,
- unlooked-for ,
- out of the blue(p)
1. Umulmadık
- "Beklenmedik ve endişe verici gelişim çizgileri" - hwglidden
- "Öngörülemeyen durumlar"
- "Enerji dolu insanlarda beklenmedik bir erdem"
- "Maviden çıkmış bir cıvata gibi"
- eşanlamlı:
- beklenmedik ,
- mavi dışında(p)