Translation meaning & definition of the word "unclean" into Turkish language
Türk diline "temiz olmayan" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Unclean
[Kirli]/ənklin/
adjective
1. Soiled or likely to soil with dirt or grime
- "Dirty unswept sidewalks"
- "A child in dirty overalls"
- "Dirty slums"
- "Piles of dirty dishes"
- "Put his dirty feet on the clean sheet"
- "Wore an unclean shirt"
- "Mining is a dirty job"
- "Cinderella did the dirty work while her sisters preened themselves"
- synonym:
- dirty ,
- soiled ,
- unclean
1. Kirlenmiş veya kir veya kir ile topraklanması muhtemel
- "Kirli asfaltsız kaldırımlar"
- "Kirli tulumlar içinde bir çocuk"
- "Kirli gecekondu"
- "Kirli bulaşık yığınları"
- "Kirli ayaklarını temiz çarşafın üzerine koy"
- "Kirsiz bir gömlek giymişti"
- "Madencilik kirli bir iştir"
- "Külkedisi kirli işleri kız kardeşleri kendilerini önceden hazırlarken yaptı"
- eşanlamlı:
- kirli
2. Having a physical or moral blemish so as to make impure according to dietary or ceremonial laws
- "Unclean meat"
- "And the swine...is unclean to you"-leviticus 11:3
- synonym:
- unclean ,
- impure
2. Diyet veya tören yasalarına göre saf olmayan fiziksel veya ahlaki bir lekeye sahip olmak
- "Temiz olmayan et"
- "Ve domuz...size kirli"-levililer 11:3
- eşanlamlı:
- kirli ,
- iffetsiz
Examples of using
The roads are unclean.
Yollar temiz değil.