Translation meaning & definition of the word "tranquil" into Turkish language
Türk diline "tranquil" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Tranquil
[Sakinleştirmek]/træŋkwəl/
adjective
1. (of a body of water) free from disturbance by heavy waves
- "A ribbon of sand between the angry sea and the placid bay"
- "The quiet waters of a lagoon"
- "A lake of tranquil blue water reflecting a tranquil blue sky"
- "A smooth channel crossing"
- "Scarcely a ripple on the still water"
- "Unruffled water"
- synonym:
- placid ,
- quiet ,
- still ,
- tranquil ,
- smooth ,
- unruffled
1. (bir su kütlesinin) ağır dalgalar tarafından rahatsız edilmeden
- "Kızgın deniz ve sakin körfez arasında bir kum şeridi"
- "Bir lagünün sessiz suları"
- "Sakin mavi gökyüzünü yansıtan sakin mavi bir su gölü"
- "Düzgün bir kanal geçişi"
- "Normalde durgun su üzerinde bir dalgalanma"
- "Kaba su"
- eşanlamlı:
- durgun ,
- sessiz ,
- hâlâ ,
- sakin ,
- pürüzsüz ,
- telâşsız
2. Not agitated
- Without losing self-possession
- "Spoke in a calm voice"
- "Remained calm throughout the uproar"
- "He remained serene in the midst of turbulence"
- "A serene expression on her face"
- "She became more tranquil"
- "Tranquil life in the country"
- synonym:
- calm ,
- unagitated ,
- serene ,
- tranquil
2. Tedirgin değil
- Kendi kendini kaybetmeden
- "Sakin bir sesle konuş"
- "Kargaşa boyunca sakin kaldı"
- "Türbülansın ortasında sakin kaldı"
- "Yüzünde sakin bir ifade"
- "Daha sakin oldu"
- "Ülkede sakin yaşam"
- eşanlamlı:
- sakinlik ,
- tedirgin edilmemiş ,
- huzurlu ,
- sakin
Examples of using
Hunting game is forbidden in this tranquil wilderness.
Avcılık oyunu bu huzurlu vahşi doğada yasaklanmıştır.