Translation meaning & definition of the word "tiny" into Turkish language
Türk diline "küçük" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Tiny
[Küçücük]/taɪni/
adjective
1. Very small
- "Diminutive in stature"
- "A lilliputian chest of drawers"
- "Her petite figure"
- "Tiny feet"
- "The flyspeck nation of bahrain moved toward democracy"
- synonym:
- bantam ,
- diminutive ,
- lilliputian ,
- midget ,
- petite ,
- tiny ,
- flyspeck
1. Çok küçük
- "Boyutta küçücük"
- "Çekmeceli bir lilliputian sandığı"
- "Küçük figürü"
- "Küçük ayaklar"
- "Bahreyn'in sineklik ülkesi demokrasiye doğru ilerledi"
- eşanlamlı:
- bantam ,
- küçücük ,
- liliputlu ,
- cüce ,
- küçük ,
- sineklik
Examples of using
Tom took a tiny bite of Mary's donut.
Tom Mary'nin gözlemesinden küçük bir lokma aldı.
The last time you saw her, she was just a tiny baby.
Onu son gördüğünde, o sadece minnacık bir bebekti.
The last time you saw her, she was just a tiny baby.
Sen onu son gördüğünde o daha minik bir bebekti.