Translation meaning & definition of the word "thoroughly" into Turkish language

adverb

1. In an exhaustive manner

• "We searched the files thoroughly"

synonym:
• thoroughly
,
• exhaustively

1. Kapsamlı bir şekilde

• "Dosyaları iyice aradık"

eşanlamlı:
• iyice
,
• bütünüyle

2. Completely and absolutely (`good' is sometimes used informally for `thoroughly')

• "He was soundly defeated"

• "We beat him good"

synonym:
• thoroughly
,
• soundly
,
• good

2. Tamamen ve kesinlikle (`good' bazen gayri resmi olarak `thoroughly' için kullanılır)

• "Gürültülü bir şekilde yenildi"

• "Onu iyi yendik"

eşanlamlı:
• iyice
,
• doğruca
,
• iyi

Examples of using

Tom seems to be thoroughly enjoying himself.

Tom güzelce eğleniyor gibi görünüyor.

I checked Tom thoroughly.

Tom'u tamamen kontrol ettim.

Tom was thoroughly depressed.

Tom iyice depresifti.

Wash the quinces thoroughly.

Ayvaları iyice yıkayın.

Wash the quinces thoroughly.

Ayvaları iyice yıka.

Man has many wishes that he does not really wish to fulfil, and it would be a misunderstanding to suppose the contrary. He wants them to remain wishes, they have value only in his imagination; their fulfilment would be a bitter disappointment to him. Such a desire is the desire for eternal life. If it were fulfilled, man would become thoroughly sick of living eternally, and yearn for death.

İnsanın gerçekten yapmak istemediği bir sürü istekleri vardır, ve aksini düşünmek bir yanlış anlama olurdu.O onların istekler kalmasını ister, onların sadece onun hayalinde değeri vardır; Onların yapılması ona karşı daha şiddetli bir hayal kırıklığı olurdu. Böyle bir istek sonsuz hayat için istektir.Eğer onlar yerine getirilse, insan sonsuza kadar yaşamaktan tamamen usanırdı ve ölümü isterdi.

They got thoroughly wet in the rain.

Onlar yağmurda tamamen ıslandılar.

He is thoroughly familiar with the business.

İşe tamamen aşina.

I studied it thoroughly.

Onu iyice çalıştı.

We were thoroughly satisfied with his work.

Onun işinden tamamen tatmin olduk.

The police thoroughly searched the house.

Polis evi tamamen aradı.

We thoroughly enjoyed the delicious meal.

Biz lezzetli yemekten epeyce hoşlandık.