Translation meaning & definition of the word "synchronize" into Turkish language
Türk diline "senkronize" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Synchronize
[Senkronize etmek]/sɪŋkrənaɪz/
verb
1. Make synchronous and adjust in time or manner
- "Let's synchronize our efforts"
- synonym:
- synchronize ,
- synchronise ,
- sync
1. Senkron yapın ve zaman veya şekilde ayarlayın
- "Çabalarımızı senkronize edelim"
- eşanlamlı:
- senkronize etmek ,
- senkronizasyon
2. Happen at the same time
- synonym:
- synchronize ,
- synchronise ,
- contemporize ,
- contemporise
2. Aynı anda olsun
- eşanlamlı:
- senkronize etmek ,
- uydurmak
3. Make (motion picture sound) exactly simultaneous with the action
- "Synchronize this film"
- synonym:
- synchronize ,
- synchronise
3. Eylemle tam olarak eşzamanlı olun (hareket resmi sesi)
- "Bu filmi senkronize et"
- eşanlamlı:
- senkronize etmek
4. Arrange or represent events so that they co-occur
- "Synchronize biblical events"
- synonym:
- synchronize ,
- synchronise ,
- contemporize ,
- contemporise
4. Olayları birlikte gerçekleşmeleri için düzenleyin veya temsil edin
- "İncil olayları senkronize et"
- eşanlamlı:
- senkronize etmek ,
- uydurmak
5. Operate simultaneously
- "The clocks synchronize"
- synonym:
- synchronize ,
- synchronise
5. Aynı anda çalıştırın
- "Saatler senkronize"
- eşanlamlı:
- senkronize etmek
6. Cause to indicate the same time or rate
- "Synchronize your watches"
- synonym:
- synchronize ,
- synchronise
6. Aynı zaman veya oranı belirtmek için neden
- "Saatlerinizi senkronize edin"
- eşanlamlı:
- senkronize etmek
Examples of using
Let's synchronize our watches.
Saatlerimizi senkronize edelim.