Translation meaning & definition of the word "sustenance" into Turkish language
Türk diline "tutarlılık" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Sustenance
[Besleme]/səstənəns/
noun
1. A source of materials to nourish the body
- synonym:
- nutriment ,
- nourishment ,
- nutrition ,
- sustenance ,
- aliment ,
- alimentation ,
- victuals
1. Vücudu besleyen bir malzeme kaynağı
- eşanlamlı:
- besin ,
- beslenme ,
- besleme ,
- gıda ,
- erzak
2. The financial means whereby one lives
- "Each child was expected to pay for their keep"
- "He applied to the state for support"
- "He could no longer earn his own livelihood"
- synonym:
- support ,
- keep ,
- livelihood ,
- living ,
- bread and butter ,
- sustenance
2. Finansal, kişinin yaşadığı anlamına gelir
- "Her çocuğun beklemesi için ödeme yapması bekleniyordu"
- "Destek için devlete başvurdu"
- "Artık kendi geçimini sağlayamadı"
- eşanlamlı:
- destek ,
- tutmak ,
- geçim ,
- yaşayan ,
- ekmek ve tereyağı ,
- besleme
3. The act of sustaining life by food or providing a means of subsistence
- "They were in want of sustenance"
- "Fishing was their main sustainment"
- synonym:
- sustenance ,
- sustentation ,
- sustainment ,
- maintenance ,
- upkeep
3. Yaşamı yiyecekle sürdürme veya geçim aracı sağlama eylemi
- "Beklemek istiyorlardı"
- "Balıkçılık onların ana sürdürülmesi" idi"
- eşanlamlı:
- besleme ,
- destekleme ,
- sürdürme ,
- bakım