Translation meaning & definition of the word "suspected" into Turkish language

adjective

1. Believed likely

• "A suspected thief"

• "A suspected infection"

synonym:
• suspected

1. Muhtemeline inanılan

• "Şüpheli bir hırsız"

• "Şüpheli bir enfeksiyon"

eşanlamlı:
• şüphelenmek

Examples of using

I suspected that something like this might happen.

Böyle bir şeyin olabileceğinden kuşkulandım.

The police suspected that Tom was a drug dealer.

Polis Tom'un bir uyuşturucu satıcısı olduğundan şüphelendi.

I suspected that Tom had fallen in love with Mary.

Tom'un Mary'ye aşık olduğundan şüphelendim.

The happy young wife suspected nothing of it.

Mutlu genç eş onunla ilgili bir şeyden şüphelenmedi.

Tom was suspected of murder.

Tom cinayetten şüpheliydi.

The policeman suspected the man was guilty.

Polis, adamın suçlu olduğundan süphelendi.

The teacher suspected the student was cheating.

Öğretmen öğrencinin kopya çekiyor olmasından şüphelendi.

She was suspected of being a spy.

O, bir casus olmakla suçlanıyordu.

Everybody suspected him of taking a bribe.

Herkes onun rüşvet aldığından şüphelendi.

I strongly suspected that he had been lying.

Onun yalan söylediğinden son derece şüphelendim.

I suspected he was a liar.

Ben onun bir yalancı olduğundan şüphelendim.

I suspected that he was telling a lie, but that didn't surprise me.

Ben onun bir yalan söylediğinden şüpheleniyordum, ancak bana sürpriz olmadı.

We suspected him of lying.

Biz onun yalan söylediğinden şüphelendik.

They must have suspected me of stealing.

Çalmayla ilgili olarak benden şüphelenmiş olmalılar.