Translation meaning & definition of the word "surety" into Turkish language
Türk diline "surety" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Surety
[Güvence]/ʃʊrəti/
noun
1. Something clearly established
- synonym:
- surety
1. Açıkça belirlenmiş bir şey
- eşanlamlı:
- güvence
2. Property that your creditor can claim in case you default on your obligation
- "Bankers are reluctant to lend without good security"
- synonym:
- security ,
- surety
2. Yükümlülüğünüzü yerine getirmeniz durumunda alacaklınızın talep edebileceği mülk
- "Bankerler iyi güvenlik olmadan borç vermeye isteksizdir"
- eşanlamlı:
- güvenlik ,
- güvence
3. A prisoner who is held by one party to insure that another party will meet specified terms
- synonym:
- hostage ,
- surety
3. Bir tarafın başka bir tarafın belirtilen şartları yerine getirmesini sağlamak için tuttuğu bir mahkum
- eşanlamlı:
- rehine tutsak ,
- güvence
4. One who provides a warrant or guarantee to another
- synonym:
- guarantor ,
- surety ,
- warrantor ,
- warranter
4. Bir başkasına garanti veya garanti veren
- eşanlamlı:
- garantör ,
- güvence ,
- garanti eden
5. A guarantee that an obligation will be met
- synonym:
- security ,
- surety
5. Bir yükümlülüğün yerine getirileceğinin garantisi
- eşanlamlı:
- güvenlik ,
- güvence