Translation meaning & definition of the word "suppressed" into Turkish language
Türk diline "baskılanmış" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Suppressed
[Bastırılmış]/səprɛst/
adjective
1. Kept from public knowledge by various means
- synonym:
- suppressed
1. Çeşitli yollarla kamu bilgisinden uzak tutuldu
- eşanlamlı:
- bastırılmış
2. Manifesting or subjected to suppression
- "A suppressed press"
- synonym:
- suppressed
2. Tezahür ettirme veya bastırmaya maruz bırakma
- "Baskılanmış bir basın"
- eşanlamlı:
- bastırılmış
3. Held in check with difficulty
- "A smothered cough"
- "A stifled yawn"
- "A strangled scream"
- "Suppressed laughter"
- synonym:
- smothered ,
- stifled ,
- strangled ,
- suppressed
3. Zorlukla kontrol altında tutuldu
- "Boğulmuş bir öksürük"
- "Boğulmuş bir esneme"
- "Boğaz bir çığlık"
- "Baskılanmış kahkaha"
- eşanlamlı:
- boğulmuş ,
- boğuk ,
- bastırılmış
Examples of using
The news was suppressed for the time being.
Şimdilik haberin çıkması yasaklandı.