Translation meaning & definition of the word "subtle" into Turkish language
Türk diline "alt" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Subtle
[Incelikli]/sətəl/
adjective
1. Difficult to detect or grasp by the mind or analyze
- "His whole attitude had undergone a subtle change"
- "A subtle difference"
- "That elusive thing the soul"
- synonym:
- elusive ,
- subtle
1. Zihin tarafından algılanması veya kavranması veya analiz edilmesi zordur
- "Bütün tavrı ince bir değişim geçirmişti"
- "Ince bir fark"
- "Ruhun o zor şeyi"
- eşanlamlı:
- anlaşılmaz ,
- incelikli
2. Able to make fine distinctions
- "A subtle mind"
- synonym:
- subtle
2. Ince ayrımlar yapabilme
- "Ince bir zihin"
- eşanlamlı:
- incelikli
3. Working or spreading in a hidden and usually injurious way
- "Glaucoma is an insidious disease"
- "A subtle poison"
- synonym:
- insidious ,
- pernicious ,
- subtle
3. Gizli ve genellikle zararlı bir şekilde çalışmak veya yaymak
- "Glokom sinsi bir hastalıktır"
- "Ince bir zehir"
- eşanlamlı:
- sinsi ,
- zararlı ,
- incelikli
Examples of using
There was a subtle difference between their views.
Onların görüşleri arasında ince bir fark vardı.
There's a subtle difference in meaning between the two words.
İki sözcük arasında anlamda ince bir fark var.
There are subtle differences between the two things.
İki şey arasında ince farklar var.