Translation meaning & definition of the word "stocks" into Turkish language

noun

1. A frame that supports a boat while it is under construction

synonym:
• stocks

1. Yapım aşamasındayken bir tekneyi destekleyen bir çerçeve

eşanlamlı:
• hisse senedi

2. A frame for constraining an animal while it is receiving veterinary attention or while being shod

synonym:
• stocks

2. Bir hayvanı veterinerin dikkatini çekerken veya yontulurken sınırlamak için bir çerçeve

eşanlamlı:
• hisse senedi

3. A former instrument of punishment consisting of a heavy timber frame with holes in which the feet (and sometimes the hands) of an offender could be locked

synonym:
• stocks

3. Bir suçlunun ayaklarının (ve bazen ellerinin) kilitlenebileceği deliklere sahip ağır bir ahşap çerçeveden oluşan eski bir ceza aleti

eşanlamlı:
• hisse senedi

Examples of using

Tom certainly knows how to pick stocks.

Tom kesinlikle hisse senedini nasıl alacağını biliyor.

Due to overfishing, some fish stocks are now at perilously low levels.

Çok fazla balık avı dolayısıyla, bazı balık stokları şimdi tehlikeli derecede düşük seviyelerde.

They promised him he'd make fortunes off of his penny stocks.

Onlar ona, peni stoklarının kısmetlerinin kaçacak olduğuna söz verdiler.

Everyone tried to sell their stocks.

Herkes stoklarını satmaya çalıştı.

He invested his money in stocks.

O, parasını hisse senetlerine yatırdı.

He invested 500,000 yen in stocks.

Menkul kıymetlere 500.000 yen yatırım yaptı.

He can invest a million yen in stocks.

Menkul kıymetlerde bir milyon yen yatırım yapabilir.

He holds stocks in this company.

O, menkul kıymetlerini bu şirkette tutuyor.

In the Tokyo stock market, stocks of about 450 companies are traded over the counter.

Tokyo borsasında, aşağı yukarı 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü.

In the Tokyo stock market, stocks of about 450 companies are traded over the counter.

Tokyo borsasında, yaklaşık 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü.