Translation meaning & definition of the word "stiffness" into Turkish language
Türk diline "sertlik" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Stiffness
[Sertlik]/stɪfnəs/
noun
1. The physical property of being inflexible and hard to bend
- synonym:
- stiffness
1. Esnek olmamanın ve bükülmenin zor olmasının fiziksel özelliği
- eşanlamlı:
- sertlik
2. The property of moving with pain or difficulty
- "He awoke with a painful stiffness in his neck"
- synonym:
- stiffness
2. Acı veya zorluk ile hareket etme özelliği
- "Boynunda ağrılı bir sertlik ile uyandı"
- eşanlamlı:
- sertlik
3. Firm resoluteness in purpose or opinion or action
- "A charming host without any touch of stiffness or pomposity"
- synonym:
- stiffness
3. Amaç, fikir veya eylemde kesin kararlılık
- "Herhangi bir sertlik veya ponponza dokunmadan büyüleyici bir ev sahibi"
- eşanlamlı:
- sertlik
4. The inelegance of someone stiff and unrelaxed (as by embarrassment)
- synonym:
- awkwardness ,
- clumsiness ,
- gracelessness ,
- stiffness
4. Birinin terbiyesizliği (utanç verici olduğu gibi)
- eşanlamlı:
- beceriksizlik ,
- sarsaklık ,
- nahoşluk ,
- sertlik
5. Excessive sternness
- "Severity of character"
- "The harshness of his punishment was inhuman"
- "The rigors of boot camp"
- synonym:
- severity ,
- severeness ,
- harshness ,
- rigor ,
- rigour ,
- rigorousness ,
- rigourousness ,
- inclemency ,
- hardness ,
- stiffness
5. Aşırı sertlik
- "Karakterin şiddeti"
- "Cezasının sertliği insanlık dışıydı"
- "Açma kampının zorlukları"
- eşanlamlı:
- ciddiyet ,
- hüzün ,
- sertlik ,
- soğukluk
Examples of using
Tom felt the stiffness in his joints as he stood up after sitting in the same position for a long time.
Tom uzun süre aynı pozisyonda oturduktan sonra, ayağa kaldığında eklemlerinde tutukluk hissetti.