Translation meaning & definition of the word "steam" into Turkish language
Türk diline "buhar" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Steam
[Buhar]/stim/
noun
1. Water at boiling temperature diffused in the atmosphere
- synonym:
- steam
1. Kaynama sıcaklığındaki su atmosferde dağıldı
- eşanlamlı:
- buhar
verb
1. Travel by means of steam power
- "The ship steamed off into the pacific"
- synonym:
- steamer ,
- steam
1. Buhar gücü ile seyahat
- "Gemi pasifik'e doğru uçtu"
- eşanlamlı:
- vapur ,
- buhar
2. Emit steam
- "The rain forest was literally steaming"
- synonym:
- steam
2. Buhar yaymak
- "Yağmur ormanı tam anlamıyla buharlaşıyordu"
- eşanlamlı:
- buhar
3. Rise as vapor
- synonym:
- steam
3. Buhar gibi yükselmek
- eşanlamlı:
- buhar
4. Get very angry
- "Her indifference to his amorous advances really steamed the young man"
- synonym:
- steam
4. Çok sinirlenmek
- "Onun aşk dolu ilerlemelerine kayıtsızlığı genç adamı gerçekten buğuladı"
- eşanlamlı:
- buhar
5. Clean by means of steaming
- "Steam-clean the upholstered sofa"
- synonym:
- steam ,
- steam clean
5. Buharlama ile temizleyin
- "Döşemeli kanepeyi buharla temizleyin"
- eşanlamlı:
- buhar ,
- buharla temizlenen
6. Cook something by letting steam pass over it
- "Just steam the vegetables"
- synonym:
- steam
6. Buharın üzerinden geçmesine izin vererek bir şeyler pişirin
- "Sadece sebzeleri buharla"
- eşanlamlı:
- buhar
Examples of using
I was just blowing off steam.
Sadece içimi döküp rahatlıyordum.
I must let off steam.
Deşarj olmalıyım.
Tom caught Mary trying to steam open an envelope addressed to him.
Tom Mary'yi ona gönderilen bir zarfı açmak için buğulama yapmaya çalışırken yakaladı.