Translation meaning & definition of the word "starting" into Turkish language
Türk diline "başlangıç" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Starting
[Başlangıç]/stɑrtɪŋ/
noun
1. A turn to be a starter (in a game at the beginning)
- "He got his start because one of the regular pitchers was in the hospital"
- "His starting meant that the coach thought he was one of their best linemen"
- synonym:
- start ,
- starting
1. Başlangıç olmak için bir dönüş (başlangıçta bir oyunda)
- "Başladı çünkü normal sürahilerden biri hastanedeydi"
- "Başlangıcı, koçun en iyi dizginlerinden biri olduğunu düşündüğü anlamına geliyordu"
- eşanlamlı:
- start ,
- başlangıç
adjective
1. (especially of eyes) bulging or protruding as with fear
- "With eyes starting from their sockets"
- synonym:
- starting
1. (özellikle gözlerde) korkuyla olduğu gibi şişkin veya çıkıntılı
- "Gözleri yuvalarından başlayarak"
- eşanlamlı:
- başlangıç
2. Appropriate to the beginning or start of an event
- "The starting point"
- "Hands in the starting position"
- synonym:
- starting
2. Bir olayın başlangıcına veya başlangıcına uygun
- "Başlangıç noktası"
- "Başlangıç pozisyonunda eller"
- eşanlamlı:
- başlangıç
Examples of using
Tom is starting to relax a little.
Tom biraz dinlenmeye başlıyor.
Tom is starting to get dinner ready.
Tom akşam yemeğini hazırlamaya başlıyor.
You're starting to scare me.
Beni korkutmaya başlıyorsun.