Translation meaning & definition of the word "speeding" into Turkish language

noun

1. Changing location rapidly

synonym:
• speed
,
• speeding
,
• hurrying

1. Konumu hızla değiştirme

eşanlamlı:
• hız
,
• acelecilik

Examples of using

You were speeding.

Hız yapıyordun.

Tom got a speeding ticket.

Tom'un bir hız yapma cezası var.

Tom got a ticket for speeding.

Tom hız yapmaktan ceza aldı.

Tom got caught speeding.

Tom hız yapmaktan yakalandı.

How much is the fine for speeding?

Aşırı hızın cezası nedir?

I was fined thirty dollars for speeding.

Aşırı hızdan otuz dolarlık cezaya çarptırıldım.

My friend was arrested for speeding.

Arkadaşım aşırı hız yapmaktan tutuklandı.

The police charged him with speeding.

Polis aşırı hızdan onu suçladı.

Ken was fined 7,000 yen for speeding.

Ken hızdan dolayı 7.000 yen para cezasına çarptırıldı.

The driver was charged with speeding.

Sürücü aşırı hızdan suçlu bulundu.

The policeman arrested him for speeding.

Polis aşırı hızdan onu tutukladı.

The speeding vehicle skidded and crashed head-on into the rear-end of a truck before the driver could say Jack Robinson.

Hız aracı Jack Robinson diyemeden önce kaydı ve bir kamyonun arkasına direkt çarptı.