Translation meaning & definition of the word "soaking" into Turkish language
Türk diline "ıslatma" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Soaking
[Islanma]/soʊkɪŋ/
noun
1. The process of becoming softened and saturated as a consequence of being immersed in water (or other liquid)
- "A good soak put life back in the wagon"
- synonym:
- soak ,
- soakage ,
- soaking
1. Suya (veya başka bir sıvıya) daldırılmasının bir sonucu olarak yumuşatma ve doyma işlemi
- "İyi bir emmek, hayatı vagona geri koydu"
- eşanlamlı:
- ıslatmak ,
- ıslatma ,
- ıslanma
2. The act of making something completely wet
- "He gave it a good drenching"
- synonym:
- drenching ,
- soaking ,
- souse ,
- sousing
2. Tamamen ıslak bir şey yapma eylemi
- "İyi bir hendek verdi"
- eşanlamlı:
- ıslatma ,
- ıslanma ,
- ıslatmak ,
- ambar
3. Washing something by allowing it to soak
- synonym:
- soak ,
- soaking
3. Bir şeyi ıslanmasına izin vererek yıkamak
- eşanlamlı:
- ıslatmak ,
- ıslanma
adverb
1. Extremely wet
- "Dripping wet"
- "Soaking wet"
- synonym:
- soaking ,
- sopping ,
- dripping
1. Aşırı ıslak
- "Islak daldırma"
- "Islak ıslak" demek"
- eşanlamlı:
- ıslanma ,
- sopalama ,
- damlama
Examples of using
You're soaking wet.
İliklerine kadar ıslanmışsın.
Tom arrived home soaking wet.
Tom eve sırılsıklam ıslak vardı.
Tom got soaking wet.
Tom iliklerine kadar ıslandı.