Translation meaning & definition of the word "sleepy" into Turkish language

adjective

1. Ready to fall asleep

• "Beginning to feel sleepy"

• "A sleepy-eyed child with drooping eyelids"

• "Sleepyheaded students"

synonym:
• sleepy
,
• sleepy-eyed
,
• sleepyheaded

1. Uykuya dalmaya hazır

• "Uykulu hissetmeye başlıyorum"

• "Düşük göz kapakları olan uykulu gözlü bir çocuk"

• "Uykulu öğrenciler"

eşanlamlı:
• uykulu
,
• uykulu gözlü

Examples of using

Tom looks a little sleepy.

Tom biraz uykulu görünüyor.

Tom is still sleepy.

Tom hâlâ uykulu.

Tom began to feel sleepy.

Tom'un uykusu gelmeye başladı.

Tom asked me if I was sleepy.

Tom bana uykumun gelip gelmediğini sordu.

Tom was feeling sleepy.

Tom uykulu hissediyordu.

Tom realized Mary was probably sleepy.

Tom Mary'nin muhtemelen uykulu olduğunu fark etti.

Tom isn't sleepy.

Tom uykulu değil.

Tom looks very sleepy.

Tom, çok uykulu gözüküyor.

It's a waste of time to study when you're sleepy.

Uykuluyken ders çalışmak zaman kaybıdır.

I'm getting sleepy.

Mahmurlaşıyorum.

I got sleepy.

Uykum var.

I got sleepy.

Ağırlık bastı.

We're sleepy.

Biz uykuluyuz.

Tom is sleepy.

Tom uykulu.

You're sleepy.

Sen uykulusun.

Are you sleepy yet?

Hâlâ uykulu musunuz?

I feel sleepy.

Uykum geldi.

No matter how sleepy you are, brush your teeth.

Ne kadar uykulu olursan ol, dişlerini fırçala.

He was too sleepy to read the evening newspaper.

Akşam gazetesini okuyamayacak kadar çok uykuluydu.

I'm not sleepy.

Ben uykulu değilim.