Translation meaning & definition of the word "several" into Turkish language

adjective

1. (used with count nouns) of an indefinite number more than 2 or 3 but not many

• "Several letters came in the mail"

• "Several people were injured in the accident"

synonym:
• several(a)

1. (sayım isimleriyle birlikte kullanılır) belirsiz bir sayının 2 veya 3'ten fazla olması ancak çok fazla olmaması

• "Postayla birkaç mektup geldi"

• "Kazada birkaç kişi yaralandı"

eşanlamlı:
• birkaç(a)

2. Considered individually

• "The respective club members"

• "Specialists in their several fields"

• "The various reports all agreed"

synonym:
• respective(a)
,
• several(a)
,
• various(a)

2. Ayrı ayrı düşünülmüş

• "Ilgili kulüp üyeleri"

• "Birkaç alanında uzman"

• "Çeşitli raporların hepsi kabul edildi"

eşanlamlı:
• i̇lgili(a)
,
• birkaç(a)
,
• çeşitli(a)

3. Distinct and individual

• "Three several times"

synonym:
• several(p)

3. Farklı ve bireysel

• "Üç kez birkaç kez"

eşanlamlı:
• birkaç(p)

Examples of using

Tom paused for several moments.

Tom birkaç saniye durakladı.

Tom mentioned that several times.

Tom bundan birkaç kez söz etti.

Tom honked the car's horn several times.

Tom arabanın kornasını birkaç kez çaldı.

Tom hasn't spoken to me for several days.

Tom birkaç gündür benimle konuşmadı.

Tom has several suggestions.

Tom'un birkaç önerisi var.

Tom has had several large glasses of wine and has gotten a little drunk.

Tom birkaç büyük bardak şarap içti ve biraz sarhoş oldu.

Tom and Mary stared at each other for several seconds.

Tom ve Mary birkaç saniye boyunca birbirlerine baktılar.

Mary noticed that Tom had not shaved in several days.

Mary Tom'un birkaç gündür tıraş olmadığını fark etti.

Tom stared silently at Mary for several moments.

Tom birkaç saniye sessizce Mary'ye baktı.

Tom pulled several photos out of the envelope and showed them to Mary.

Tom zarftan birkaç resim çıkardı ve onları Mary'ye gösterdi.

I've written several songs in French.

Fransızca birkaç şarkı yazdım.

I made several mistakes on the final exam.

Final sınavında birkaç hata yaptım.

I've been in Australia several years.

Birkaç yıldır Avustralya'dayım.

Tom lived alone for several years.

Tom yıllarca tek başına yaşadı.

It took me several hours to draw it.

Onu çizmem birkaç saatimi aldı.

I could hear the voices of several other guests who had arrived and were already eating together in the main dinning room.

Daha önce gelen ve birlikte ana yemek salonunda önceden yemek yiyen birkaç diğer misafirin seslerini duyabiliyordum.

Latin Americans know very little about the history of the indigenous peoples who used to live here several centuries ago.

Latin Amerikalılar birkaç asır önce burada yaşamış olan yerlilerin geçmişi hakkında çok az şey bilmektedir.

I met her in the winter several years ago.

Birkaç yıl önce sonbaharda onunla tanıştım.

Tom went without eating for several days.

Tom birkaç gün boyunca yemeden gitti.