Translation meaning & definition of the word "seduce" into Turkish language
Türk diline "baştan" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Seduce
[Baştan çıkarmak]/sɪdus/
verb
1. Induce to have sex
- "Harry finally seduced sally"
- "Did you score last night?"
- "Harry made sally"
- synonym:
- seduce ,
- score ,
- make
1. Seks yapmaya teşvik etmek
- "Harry sonunda sally'yi baştan çıkardı"
- "Dün gece gol attın mı?"
- "Harry sally'yi yarattı"
- eşanlamlı:
- baştan çıkarmak ,
- skor ,
- yapmak
2. Lure or entice away from duty, principles, or proper conduct
- "She was seduced by the temptation of easy money and started to work in a massage parlor"
- synonym:
- seduce
2. Görev, ilkeler veya uygun davranışlardan uzak durun veya ikna edin
- "O, kolay paranın cazibesiyle baştan çıkarıldı ve bir masaj salonunda çalışmaya başladı"
- eşanlamlı:
- baştan çıkarmak