Translation meaning & definition of the word "seasoned" into Turkish language
Türk diline "sevimli" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Seasoned
[Baharatlı]/sizənd/
adjective
1. Aged or processed
- "Seasoned wood"
- synonym:
- seasoned
1. Yaşlı veya işlenmiş
- "Tohumlanmış odun"
- eşanlamlı:
- baharatlı
2. Rendered competent through trial and experience
- "A seasoned traveler"
- "Veteran steadiness"
- "A veteran officer"
- synonym:
- seasoned ,
- veteran(a)
2. Deneme ve deneyim yoluyla yetkin hale getirilir
- "Sevkli bir gezgin"
- "Veteran sabitliği"
- "Gazetli bir subay"
- eşanlamlı:
- baharatlı ,
- emektar(a)
Examples of using
I think the Thai food at this place is seasoned so Japanese will like it.
Sanırım buradaki Tay yiyeceklerine baharat katılır bu yüzden Japonlar ondan hoşlanacaklar.
I seasoned the fish with salt and pepper.
Tuz ve biberle balığı çeşnilendirdim.