Translation meaning & definition of the word "sealed" into Turkish language
Türk diline "mühürlü" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Sealed
[Kapalı]/sild/
adjective
1. Established irrevocably
- "His fate is sealed"
- synonym:
- sealed ,
- certain
1. Geri alınamaz bir şekilde kurulmuş
- "Kaderleri mühürlü"
- eşanlamlı:
- kapalı ,
- belirli
2. Closed or secured with or as if with a seal
- "My lips are sealed"
- "The package is still sealed"
- "The premises are sealed"
- synonym:
- sealed
2. Kapalı veya mühürlü veya mühürlü gibi sabitlenmiş
- "Dudaklarım mühürlü"
- "Paket hala mühürlü"
- "Tesisler mühürlüdür"
- eşanlamlı:
- kapalı
3. Undisclosed for the time being
- "Sealed orders"
- "A sealed move in chess"
- synonym:
- sealed
3. Şimdilik açıklanmadı
- "Mühürlü emirler"
- "Satrançta mühürlü bir hamle"
- eşanlamlı:
- kapalı
4. Determined irrevocably
- "His fate is sealed"
- synonym:
- sealed
4. Geri alınamaz bir şekilde belirlenmiş
- "Kaderleri mühürlü"
- eşanlamlı:
- kapalı
5. Having been paved
- synonym:
- sealed
5. Asfaltlanmış
- eşanlamlı:
- kapalı
6. Covered with a waterproof coating
- "A sealed driveway"
- synonym:
- sealed
6. Su geçirmez bir kaplama ile kaplanmıştır
- "Kiralı bir araba yolu"
- eşanlamlı:
- kapalı
7. (of walls) covered with a coat of plaster
- synonym:
- plastered ,
- sealed
7. (duvarların) bir kat sıva ile kaplı
- eşanlamlı:
- sarhoş ,
- kapalı
Examples of using
Tom took a sealed envelope out of his pocket and gave it to Mary.
Tom cebinden mühürlü zarfı aldı ve onu Mary'ye verdi.
Make sure all the boxes are well sealed before they're delivered.
Teslimattan önce tüm kutuların iyice mühürlenmiş olduğundan emin olun.
If you have nothing to say, keep your lips sealed.
Eğer söyleyeceğin bir şey yoksa, dudaklarını kapalı tut.