Translation meaning & definition of the word "rusty" into Turkish language

adjective

1. Covered with or consisting of rust

• "A rusty machine"

• "Rusty deposits"

synonym:
• rusty

1. Pasla kaplı veya pastan oluşur

• "Paslı bir makine"

• "Paslı yataklar"

eşanlamlı:
• paslı

2. Of the brown color of rust

synonym:
• rust
,
• rusty
,
• rust-brown

2. Pas kahverengi rengi

eşanlamlı:
• paslanma
,
• paslı
,
• kahverengi

3. Impaired in skill by neglect

synonym:
• out of practice(p)
,
• rusty

3. Ihmalle beceri bozukluğu

eşanlamlı:
• uygulama dışı(p)
,
• paslı

4. Ancient

• "Hoary jokes"

synonym:
• hoary
,
• rusty

4. Eski

• "Korkunç şakalar"

eşanlamlı:
• kır
,
• paslı

Examples of using

My French is getting rusty.

Fransızcam köreliyor.

I may be a little rusty.

Biraz hamlamış olabilirim.

I'm pretty rusty.

Oldukça hamlamışım.

He's a little rusty

O biraz hamlamış.

I'm a little rusty.

Biraz hamlamışım.

Tom hacked Mary's leg off with a rusty machete.

Tom paslı bir pala ile Mary'nin bacağını kesti.

Tom cut his hand with a rusty knife.

Tom paslı bir bıçakla elini kesti.

My math is a little rusty.

Benim matematik biraz paslanmış.

You get rusty if you haven't spoken English for a long time.

Eğer uzun süre İngilizce konuşmadıysan, körelirsin.