Tom came running into the living room.
Tom koşarak oturma odasına geldi.
Time is running out. You need to marry your boyfriend and have a baby before it's too late.
Zaman daralıyor. Çok geç olmadan erkek arkadaşınla evlenip bebek sahibi olmalısın.
I was running.
Koşuyordum.
The dog is running after the squirrel.
Köpek sincabın peşinden koşuyor.
I saw Tom running down the street.
Tom'un sokakta koştuğunu gördüm.
Do you like running?
Koşmayı sever misin?
Tom is running late.
Tom geç kalıyor.
I don't like running.
Koşmayı sevmiyorum.
I'm running late.
Geç kalıyorum.
I'm going running.
Koşmaya gidiyorum.
They're running late.
Geç kalıyorlar.
They stopped running.
Koşmayı bıraktılar.
They started running.
Koşmaya başladılar.
They kept running.
Koşmaya devam ettiler.
We're running away.
Kaçıyoruz işte.
Tom went running.
Tom koşmaya gitti.
Tom was running.
Tom koşuyordu.
Tom stopped running.
Tom koşmayı bıraktı.
Tom started running.
Tom koşmaya başladı.
Tom kept running.
Tom koşmaya devam etti.
For free English to Turkish translation, utilize the Lingvanex translation apps.
We apply ultimate machine translation technology and artificial intelligence to offer a free Turkish-English online text translator.