Lingvanex Tranalator

Translator for


translation app

Lingvanex - your universal translation app

Translator for

Download For Free

Translation meaning & definition of the word "rouse" into Turkish language

Türk diline "rouse" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı

EnglishTurkish

Rouse

[Çalkalamak]
/raʊs/

verb

1. Become active

  • "He finally bestirred himself"
    synonym:
  • bestir
  • ,
  • rouse

1. Aktif hale gelmek

  • "Sonunda kendini daha da güzelleştirdi"
    eşanlamlı:
  • hayvanlaştırmak
  • ,
  • çalkalamak

2. Force or drive out

  • "The police routed them out of bed at 2 a.m."
    synonym:
  • rout out
  • ,
  • drive out
  • ,
  • force out
  • ,
  • rouse

2. Zorla veya sür

  • "Polis onları sabah 2 de yataktan çıkardı."
    eşanlamlı:
  • çıkarmak
  • ,
  • sürmek
  • ,
  • zorla çıkarmak
  • ,
  • çalkalamak

3. Cause to be agitated, excited, or roused

  • "The speaker charged up the crowd with his inflammatory remarks"
    synonym:
  • agitate
  • ,
  • rouse
  • ,
  • turn on
  • ,
  • charge
  • ,
  • commove
  • ,
  • excite
  • ,
  • charge up

3. Heyecanlanmak, heyecanlanmak veya uyandırılmak

  • "Hoparlör, kalabalığı iltihaplı sözleriyle suçladı"
    eşanlamlı:
  • kışkırtmak
  • ,
  • çalkalamak
  • ,
  • açmak
  • ,
  • şarj
  • ,
  • commove
  • ,
  • heyecanlandırmak
  • ,
  • şarj etmek

4. Cause to become awake or conscious

  • "He was roused by the drunken men in the street"
  • "Please wake me at 6 am."
    synonym:
  • awaken
  • ,
  • wake
  • ,
  • waken
  • ,
  • rouse
  • ,
  • wake up
  • ,
  • arouse

4. Uyanık ya da bilinçli olmak

  • "Sokaktaki sarhoş adamlar tarafından tahrik edildi"
  • "Lütfen beni sabah 6 da uyandır."
    eşanlamlı:
  • uyandırmak
  • ,
  • uyanmak
  • ,
  • çalkalamak
  • ,
  • canlandırmak