Translation meaning & definition of the word "robbery" into Turkish language

noun

1. Larceny by threat of violence

synonym:
• robbery

1. Şiddet tehdidi nedeniyle hırsızlık

eşanlamlı:
• hırsızlık

2. Plundering during riots or in wartime

synonym:
• looting
,
• robbery

2. Ayaklanmalar sırasında veya savaş zamanında yağma

eşanlamlı:
• yağma
,
• hırsızlık

Examples of using

Phone robbery thwarted in unusual manner.

Telefon soygunu olağanüstü bir biçimde engellendi.

Phone robbery thwarted in unusual manner.

Telefon soygunu alışılmadık bir şekilde engellendi.

I want it to look like a robbery.

Onun bir soygun gibi görünmesini istiyorum.

Tom did time for armed robbery.

Tom silahlı soygun için cezasını doldurdu.

The gang was planning a robbery.

Çete bir soygun planlıyordu.

He was in prison on a charge of robbery.

Soygun suçlamasıyla hapisteydi.

He was arrested as an accessory to the robbery.

Soygunun suç ortağı olarak tutuklandı.

He has something to do with the robbery.

Onun soygunla ilgili yapacak bir şeyi var.

Murder and robbery are criminal acts.

Cinayet ve soygun suç eylemleridir.

The police arrested a suspect in connection with the robbery.

Polis, soygun olayı ile ilişkili olarak bir şüpheliyi tutukladı.

Bank robbery will cost you ten years in prison.

Banka soygunu sana hapishanede on yıla malolacak.