Translation meaning & definition of the word "restrained" into Turkish language
Türk diline "kısıtlanmış" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Restrained
[Bastırılmış]/ristrend/
adjective
1. Cool and formal in manner
- synonym:
- restrained ,
- reticent ,
- unemotional
1. Serin ve resmi bir şekilde
- eşanlamlı:
- bastırılmış ,
- sessiz ,
- duygusuz
2. Under restraint
- synonym:
- restrained
2. Baskı altında
- eşanlamlı:
- bastırılmış
3. Marked by avoidance of extravagance or extremes
- "Moderate in his demands"
- "Restrained in his response"
- synonym:
- moderate ,
- restrained
3. Savurganlık veya aşırılıklardan kaçınma ile işaretlenmiştir
- "Talepleri ılımlı"
- "Cevabında kısıtlandı"
- eşanlamlı:
- orta ,
- bastırılmış
4. Not showy or obtrusive
- "Clothes in quiet good taste"
- synonym:
- quiet ,
- restrained
4. Gösterişli veya rahatsız edici değil
- "Sessiz iyi tatta giysiler"
- eşanlamlı:
- sessiz ,
- bastırılmış
5. Prudent
- "Guarded optimism"
- synonym:
- guarded ,
- restrained
5. Ihtiyatlı
- "Korunan iyimserlik"
- eşanlamlı:
- ihtiyatlı ,
- bastırılmış
Examples of using
Tom restrained himself from hitting Mary.
Tom kendini Mary'ye vurmaktan engelledi.
They restrained Tom.
Onlar Tom'u dizginlediler.
Tom restrained himself.
Tom kendini dizginledi.