Translation meaning & definition of the word "repudiate" into Turkish language
Türk diline "tövbe" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Repudiate
[Reddetmek]/ripjudiet/
verb
1. Cast off
- "She renounced her husband"
- "The parents repudiated their son"
- synonym:
- disown ,
- renounce ,
- repudiate
1. Atmak
- "Kocasından vazgeçti"
- "Aileler oğullarını reddettiler"
- eşanlamlı:
- yadsımak ,
- feragat etmek ,
- reddetmek
2. Refuse to acknowledge, ratify, or recognize as valid
- "The woman repudiated the divorce settlement"
- synonym:
- repudiate
2. Geçerli olarak kabul etmeyi, onaylamayı veya tanımayı reddetmek
- "Kadın boşanma anlaşmasını reddetti"
- eşanlamlı:
- reddetmek
3. Refuse to recognize or pay
- "Repudiate a debt"
- synonym:
- repudiate
3. Tanımayı veya ödemeyi reddetmek
- "Borcu geri çevirmek"
- eşanlamlı:
- reddetmek
4. Reject as untrue, unfounded, or unjust
- "She repudiated the accusations"
- synonym:
- repudiate
4. Yanlış, asılsız veya haksız olarak reddetme
- "Suçlamaları reddetti"
- eşanlamlı:
- reddetmek