Translation meaning & definition of the word "relaxed" into Turkish language

adjective

1. Without strain or anxiety

• "Gave the impression of being quite relaxed"

• "A relaxed and informal discussion"

synonym:
• relaxed

1. Baskı veya endişe olmadan

• "Oldukça rahatlamış olduğu izlenimini verdi"

• "Gevşemiş ve gayri resmi bir tartışma"

eşanlamlı:
• rahatlamış

Examples of using

I feel very relaxed.

Çok rahat hissediyorum.

Tom and Mary relaxed in front of the TV for a couple of hours watching an old movie.

Tom ve Mary eski bir filmi izlerken TV'nin önünde birkaç saat dinlendiler.

Weren't you relaxed?

Rahat değil miydin?

I'm very relaxed.

Çok rahatım.

I was relaxed.

Rahatlamıştım.

Are you relaxed?

Rahat mısınız?

They both relaxed.

Onların ikisi de rahatladılar.

Tom looks relaxed.

Tom rahatlamış görünüyor.

Tom relaxed.

Tom rahatladı.

We're relaxed.

Biz rahatlamışız.

Tom is relaxed.

Tom rahatlamış.

You're relaxed.

Sen rahatlamışsın.

I also really had the feeling of having had a relaxed day with my family for the first time in a long while.

Ben de uzun süredir ailemle birlikte rahat bir gün geçirdiğim duygusuna sahiptim.

Import regulations have been relaxed recently.

İthalat düzenlemeleri son zamanlarda gevşetilmiştir.

I felt much more relaxed.

Ben çok daha rahat hissettim.

I feel relaxed with him.

Onunla rahatlamış hissediyorum.

The hot bath relaxed my muscles.

Sıcak banyo kaslarımı gevşetti.

The hot bath relaxed her.

Sıcak bir banyo, onu rahatlattı.

I relaxed at home last Sunday.

Geçen Pazar evde dinlendim.

A cup of hot soup relaxed me.

Bir bardak sıcak çorba beni rahatlattı.