Translation meaning & definition of the word "receptive" into Turkish language
Türk diline "alıcı" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Receptive
[Anlayışlı]/rɪsɛptɪv/
adjective
1. Open to arguments, ideas, or change
- "Receptive to reason and the logic of facts"
- synonym:
- receptive
1. Argümanlara, fikirlere veya değişime açık
- "Akıl ve gerçeklerin mantığına duyarlı"
- eşanlamlı:
- anlayışlı
2. Ready or willing to receive favorably
- "Receptive to the proposals"
- synonym:
- receptive ,
- open
2. Olumlu almaya hazır veya istekli
- "Teklifleri kabul etmek"
- eşanlamlı:
- anlayışlı ,
- açmak
3. Of a nerve fiber or impulse originating outside and passing toward the central nervous system
- "Sensory neurons"
- synonym:
- centripetal ,
- receptive ,
- sensory(a)
3. Dışarıdan kaynaklanan ve merkezi sinir sistemine doğru geçen bir sinir lifi veya dürtü
- "Duyusal nöronlar"
- eşanlamlı:
- merkezcil ,
- anlayışlı ,
- duyu(a)
4. Able to absorb liquid (not repellent)
- "The paper is ink-receptive"
- synonym:
- receptive
4. Sıvıyı emebilir ( itici değil)
- "Kağıt mürekkep algılayıcıdır"
- eşanlamlı:
- anlayışlı