Translation meaning & definition of the word "rambling" into Turkish language
Türk diline "rambling" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Rambling
[Başıboş]/ræmblɪŋ/
adjective
1. Spreading out in different directions
- "Sprawling handwriting"
- "Straggling branches"
- "Straggly hair"
- synonym:
- sprawling ,
- straggling ,
- rambling ,
- straggly
1. Farklı yönlere yayılmak
- "Genişletilmiş el yazısı"
- "Boş dallar"
- "Sürüklenen saç"
- eşanlamlı:
- yayılan ,
- başıboş ,
- seyrek
2. (of e.g. speech and writing) tending to depart from the main point or cover a wide range of subjects
- "Amusingly digressive with satirical thrusts at women's fashions among other things"
- "A rambling discursive book"
- "His excursive remarks"
- "A rambling speech about this and that"
- synonym:
- digressive ,
- discursive ,
- excursive ,
- rambling
2. (örneğin konuşma ve yazma) ana noktadan ayrılma veya çok çeşitli konuları kapsama eğilimi
- "Diğer şeylerin yanı sıra kadınların modalarında hicivsel itmelerle utanç verici bir şekilde sindirici"
- "Korkunç bir söylemsel kitap"
- "Gezici sözleri"
- "Bunun ve bunun hakkında başıboş bir konuşma"
- eşanlamlı:
- yersiz ,
- tutarsız ,
- gezici ,
- başıboş
3. Of a path e.g.
- "Meandering streams"
- "Rambling forest paths"
- "The river followed its wandering course"
- "A winding country road"
- synonym:
- meandering(a) ,
- rambling ,
- wandering(a) ,
- winding
3. Bir yolun örn.
- "Ölçümcü akarsular"
- "Orman yollarını karıştırmak"
- "Nehir, dolaşma rotasını takip etti"
- "Sarmal bir ülke yolu"
- eşanlamlı:
- kıvrımlı(a) ,
- başıboş ,
- gezinme(a) ,
- bobin
Examples of using
I'm just rambling.
Sadece başı boş dolaşıyorum.