Translation meaning & definition of the word "qualified" into Turkish language

adjective

1. Meeting the proper standards and requirements and training for an office or position or task

• "Many qualified applicants for the job"

synonym:
• qualified

1. Bir ofis veya pozisyon veya görev için uygun standartları ve gereksinimleri ve eğitimi karşılamak

• "İş için birçok nitelikli başvuru"

eşanlamlı:
• nitelikli

2. Limited or restricted

• Not absolute

• "Gave only qualified approval"

synonym:
• qualified

2. Sınırlı veya kısıtlı

• Mutlak değil

• "Sadece nitelikli onay verdi"

eşanlamlı:
• nitelikli

3. Holding appropriate documentation and officially on record as qualified to perform a specified function or practice a specified skill

• "A registered pharmacist"

• "A registered hospital"

synonym:
• certified
,
• qualified

3. Belirli bir işlevi yerine getirmek veya belirli bir beceriyi uygulamak için uygun belgeleri ve resmi olarak kayıt altında tutmak

• "Kayıtlı bir eczacı"

• "Kayıtlı bir hastane"

eşanlamlı:
• onaylı
,
• nitelikli

4. Restricted in meaning

• (As e.g. `man' in `a tall man')

synonym:
• restricted
,
• qualified

4. Anlamı kısıtlı

• (Örn. `ya uzun boylu adam') 'da `m. `m. `máman' olarak)

eşanlamlı:
• kısıtlı
,
• nitelikli

5. Contingent on something else

synonym:
• dependent
,
• dependant
,
• qualified

5. Başka bir şeye bağlı

eşanlamlı:
• bağımlı
,
• nitelikli

Examples of using

Tom is fully qualified.

Tom tam nitelikli.

I'm fully qualified.

Tamamen vasıflıyım.

You're qualified.

Sen niteliklisin.

Tom is qualified for this job.

Tom bu iş için nitelikli.

You aren't qualified to be the leader.

Lider olmak için nitelikli değilsin.

I'm not qualified to do this job.

Ben bu işi yapmak için nitelikli değilim.

Tom certainly is qualified for the job.

Tom kesinlikle iş için nitelikli.

Tom certainly isn't qualified to do the job.

Tom kesinlikle işi yapmak için nitelikli değil.

Tom is qualified to be a heart surgeon.

Tom bir kalp cerrahı olmak için niteliklidir.

Tom isn't qualified to teach high school.

Tom lisede öğretmek için nitelikli değil.

Do you think I'm qualified for that job?

Sizce bu iş için nitelikli miyim?

Do you think I'm qualified for that job?

Benim bu iş için nitelikli olduğumu düşünüyor musunuz?

There is an urgent need for qualified teachers.

Nitelikli öğretmenlere acil bir ihtiyaç vardır.

Am I qualified?

Ben nitelikli miyim?

She is qualified as a nurse.

O, bir hemşire olarak niteliklidir.

It will take her at least two years to be qualified for that post.

Onun bu görev için nitelikli olması en az iki yılını alacak.

He is qualified to be a lawyer.

O, bir avukat olmak için niteliklidir.

He is qualified for promotion.

O, terfi için niteliklidir.

He is qualified as an English teacher.

Bir İngilizce öğretmeni olarak kalifiyedir.

He is not qualified for the job.

O, iş için kalifiye değil.