Translation meaning & definition of the word "prosperous" into Turkish language
Türk diline "prosperous" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Prosperous
[Zengin]/prɑspərəs/
adjective
1. In fortunate circumstances financially
- Moderately rich
- "They were comfortable or even wealthy by some standards"
- "Easy living"
- "A prosperous family"
- "His family is well-situated financially"
- "Well-to-do members of the community"
- synonym:
- comfortable ,
- easy ,
- prosperous ,
- well-fixed ,
- well-heeled ,
- well-off ,
- well-situated ,
- well-to-do
1. Finansal olarak şanslı koşullarda
- Orta derecede zengin
- "Bazı standartlara göre rahat, hatta zenginlerdi"
- "Kolay yaşamak"
- "Müthiş bir aile"
- "Ailesi finansal olarak iyi durumda"
- "Toplumun iyi niyetli üyeleri"
- eşanlamlı:
- rahat ,
- kolay ,
- zengin ,
- sağlam ,
- varlıklı ,
- iyi durumda
2. Very lively and profitable
- "Flourishing businesses"
- "A palmy time for stockbrokers"
- "A prosperous new business"
- "Doing a roaring trade"
- "A thriving tourist center"
- "Did a thriving business in orchids"
- synonym:
- booming ,
- flourishing ,
- palmy ,
- prospering ,
- prosperous ,
- roaring ,
- thriving
2. Çok canlı ve karlı
- "Bezen işletmeler"
- "Borsacılar için palmy zamanı"
- "Müthiş yeni bir iş"
- "Kükreyen bir ticaret yapmak"
- "Gelişen bir turizm merkezi"
- "Orkide gelişen bir iş var"
- eşanlamlı:
- gelişen ,
- mamur ,
- palmiyeli ,
- zengin ,
- gürleyen
3. Marked by peace and prosperity
- "A golden era"
- "The halcyon days of the clipper trade"
- synonym:
- golden ,
- halcyon ,
- prosperous
3. Barış ve refah ile işaretlenmiş
- "Altın çağ" oldu"
- "Kıpırdak ticaretinin halcyon günleri"
- eşanlamlı:
- altın ,
- halcyon ,
- zengin
4. Presaging or likely to bring good luck
- "A favorable time to ask for a raise"
- "Lucky stars"
- "A prosperous moment to make a decision"
- synonym:
- golden ,
- favorable ,
- favourable ,
- lucky ,
- prosperous
4. Iyi şans getirmesi veya muhtemelen
- "Yükseltme istemek için uygun bir zaman"
- "Şanslı yıldızlar"
- "Karar vermek için müreffeh bir an"
- eşanlamlı:
- altın ,
- avantajlı ,
- şanslı ,
- zengin