I own this property.
Bu mülkün sahibiyim.
Keep off my property.
Mülkümden uzak dur.
This is private property.
Burası özel mülkiyet.
Edward inherited his uncle's property.
Edward amcasının mülkünü miras aldı.
Tom inherited all of his father's property.
Tom babasının tüm mal varlığını miras aldı.
Tom claimed that the enormous property was at his disposal.
Tom muazzam mülkün emrinde olduğunu iddia etti.
This is my property.
Bu benim malım.
Slaves were considered property.
Köleler mal sayılırdı.
They lost their property.
Mallarını kaybettiler.
How much property does the landlord own?
Ev sahibinin ne kadar mülkü var?
You are not allowed here. This is private property.
Buraya alınmıyorsunuz. Burası özel mülkiyet.
No one shall be arbitrarily deprived of his property.
Hiç kimse keyfi olarak malından yoksun bırakılamaz.
Everyone has the right to own property alone as well as in association with others.
Herkesin tek başına ve başkalarıyla birlikte mülk sahibi olma hakkı vardır.
The property left him by his father enables him to live in comfort.
Babasının kendisine bıraktığı mülk onun rahat yaşamasını sağlıyor.
She defrauded me of my property.
Beni mülkümden dolandırdı.
He succeeded to his father's large property.
Babasının büyük mülküne geçti.
He handed over all his property to his son.
Bütün mal varlığını oğluna teslim etti.
The eldest son succeeded to all the property.
En büyük oğul tüm mülkün yerini aldı.
I entrusted my property to the lawyer.
malımı avukata emanet ettim.
The property was divided equally among the heirs.
Mülk mirasçılar arasında eşit olarak paylaştırıldı.
For free English to Turkish translation, utilize the Lingvanex translation apps.
We apply ultimate machine translation technology and artificial intelligence to offer a free Turkish-English online text translator.